29 Temmuz 2015 Çarşamba

SANAT SAYGIYI ÖZGÜRLÜĞÜ VE SANSÜRSÜZLÜĞÜ BARINDIRIR ANLAYANA

ÜLKEMİZDE  İSTER FESTİVALDE OLSUN, İSTER TELEVİZYONDA, İSTER SİNEMADA FARKETMEMELİ... EN FAZLA CİNSEL İÇERİKLİ OLDUĞUNU BELİRTME ADINA +18 SİMGESİ KONUR.iZLEYEN İSTER PORNO GÖRÜR İSTER SANAT ESERİ. FİLM YAYINLANABİLMELİ GERİSİ İZLEYENE KALMALI. AMA NERDE ÜLKEMİZDE BU GELİŞMİŞLİK.18 YAŞINA GELMİŞ İNSANLAR ÜLKE YÖNETİMİNDE SÖZ HAKKINA SAHİPSE İZLEYECEĞİ FİLM HAKKINDA DA SÖZ HAKKINA SAHİPTİR TABİ FİLMDEN NE ALIP NASIL ETKİLENECEĞİNDENDE KENDİ SORUMLUDUR. BİREYE SAYGI DUYAMAYAN ÜLKEDE YAŞAMAK TARİFSİZ.... ÇIPLAKLIĞIMIZDAN MI UTANIYORUZ... NEDEN ANAMIZDAN KANLAR İÇİNDE ÇIRILÇIPLAK DOĞUYORUZ AMA SONRASINDA TOPLUM AİLE VS GİBİ KURUMLAR YÜZÜNDEN ÇIPLAKLIĞIMIZDAN UTANMAYI ÖĞRENİYORUZ. ÇIPLAKLIK VEYA CİNSELLİK İÇEREN FİLMLERİ GÖSTERİME SOKAMIYORUZ. GÜNLÜK HAYATTA AÇIK SAÇIK VEYA ÖPÜŞEN SEVİŞEN BİRİ GÖRDÜK MÜ AYIPLIYORUZ ŞİDDETLE ÖPÜŞMELERİNE SEVİŞMELERİNE ENGEL OLMAYA KADAR VARDIRABİLİYORUZ.
SADECE CİNSELLİĞİ SANSÜRLEMİYORUZ. SANATIN HER DALINI SANSÜRLÜYORUZ. FAZIL SAY'IN SANSÜRE TEPKİSİ HALKIN TEPKİSİ BU MÜDAHALECİ SANAT KARŞITI TUTUMLARI DURDURMAYA YETMİYOR. BELKİ DE YETERİNCE GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE SANATA KARŞI HER TÜRLÜ SANSÜRE KARŞI TEPKİMİZİ SÜRDÜREMİYORUZ.... 
Ne zaman gerçekten "güçlü" olunur biliyor musunuz? Hem doğuyu, hem batıyı, hem de ikisinin sentezini en iyi şekilde varettiğinizde. Ankara'da çalınması yasaklanan "İstanbul Senfonisi" eseri işte bu yüzden dünyanın her yerinde çalındı. Daha geçen hafta Tokyo Senfoni Orkestrası çaldı. İstanbul Senfonisi, 80 kişilik batı orkestrasının en önünde, Ney, Kanun, Bendir ve Kudüm ile çalınan bir eserdir. İstanbul'u müzik ile anlatır. Eserin sözleri yoktur. 2010'daki ilk seslendirilişinden sonra dünya üzerinde 50'den fazla orkestra bu eseri repertuvarına almıştır. Hemen hemen tüm Türk orkestraları da çalmıştır. Bu eser ile ben 2013 ECHO Klassik ödülünü kazandım, klasik müzikteki en mühim ödüllerden biridir. Daha da önümüzdeki tarihte nice çalınışları olacak.
Bununla gurur duyabil. Korkma bundan, bu eser sadece bir müzik eseri. Gel bu bütün dünyada şaşkınlık ve öfke yaratan "yasakçı" tutumunu değiştirebil. Yıkıcı olma. Gel bu eseri Ankaralılar da dinleyebilsin. Bırak kim neyi seviyorsa sevsin. Destek ol buna. Fazıl Say'ın 56 eseri var. 3 tanesi Ankara'da çalınamadı diye hiç bir şey değişmiyor Fazıl Say için. Dünya, bu "yasakçı" tutumu ayıplıyor sadece. Türkiye'de de kimse daha iyi hissetmiyor bir müzisyene boykot uygulaması getirildiğinde. Sen de iyi hissetmiyorsun. Gel bunu değiştirebil. Kaybeden sadece bu kararı veren oluyor. Korkma el uzatabilmekten. Hatta "bu eseri orkestramız olmayan şehirlerimize de götürelim" diyebil. Uzat elini. Merak etme değeri bilinir. Katar'da bile dünyanın en pahalı opera prodüksiyonları yapılıyor...
Farklı yaşam tarzları korku ve tehtid altında kalırsa, bu çok sağlıksız bir toplum dokusu yaratmakta. Ne ezen mutlu olur ne de ezilen. Bırak Türkiye sanatta da dünya ile yarışsın. Gel operaları, tiyatroları, orkestraları kapatma, bırak izleyen izlesin, seven sevsin, halk karar versin neyin iyi olduğuna. Hatta, daha iyi olması için bütçelerini bile arttır, dünya yarışında varolsunlar, bırak ne yapıyorlarsa yapsınlar, 21. yüzyıldayız, özgür bir dünyadayız, pozitif kılabil dünyayı, "Türkiye'de iyi sanat yapılıyor" dedirt tüm dünyaya.
SANATA DİĞER BİR SAYGISIZLIK İSE...
Yarışmada birincilik ödülünü ‘Fıtrat’ isimli filmle Suat Eroğlu aldı. Davutoğlu ödül öncesi filmi izledi. Eroğlu, ödülünü Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun elinden almadan önce kısa bir konuşma yaptı. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç‘ın kısa film gösteriminin süresine müdahalede bulunduğunu iddia eden Eroğlu, “Öncelikle herkese teşekkür ediyorum. Biz sizleri 2 saattir dinliyoruz ve hiçbir saygısızlık da bulunmadık. Keşke siz de bizim 10 dakikalık filmimize müdahale etmeseydiniz. Rahatlıkla izleyebilseydik, emeğe saygı görebilseydik emeğe saygınızdan dolayı teşekkür ediyorum Bülent Bey.” şeklinde konuştu. Filmini Soma’da hayatını kaybeden işçilere adadığını ifade eden Eroğlu, “Gecelerinde aç yatılmadığı gündüzlerinde sönülmediği bir dünyayı ancak işçi kurar diyorum ve işçi sınıfına selam olsun” diyip sol elini kaldırarak konuşmasını bitirdi.
Eroğlu’nun konuşmasının ardından Başbakan Davutoğlu birincilik ödülünü alan Eroğlu’na, “Ben Suat’ı ekibini, sanatçıları hepsini tebrik ediyorum ama bu sitemini de tabii anlayışla karşılarız. Oda sanatçı olarak bunu ifade edebilir. Ama bir ülkenin Başbakanını eğer senin filmini 12 dakika ayakta dinliyorsa ve ben bu ülkenin başbakanıyım. 2 aydır ilk defa evdeki çocuklarıma söz verdim ‘bu akşam yemekte sizle beraber olacağım’ diye söz verdim. 2 aydır ilk defa akşam yemeğine eve gidecektim. Senin için buraya geldim. Ben bu toplumu, ortak vicdanını temsil eden benim. Ben saygı göstermişsem herkes saygı gösterecek. 12 dakika ayakta izledim. Hiçbir şekilde ayakta, gayet nezaket gösterdim ‘oturalım’ dedin, ‘Hayır’ dedim ‘ayakta seyredeceğim’ dedim. Sanata olan saygımdan, buradaki oyunculara olan saygımdan.” karşılığını verdi.
 
GREENSEA-OKYANUS GÖK
https://svetlena87.wordpress.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder