29 Temmuz 2015 Çarşamba

TANRI YANILGISI- Richard Dawkins

TANRI YANILGISI- Richard Dawkins ‘ten alıntılar…
1-Önsüz;
*Bir ateist olmanın gerçekçi, cesur ve görkemli bir istek olduğu konusunda bilinci arttırmayı. Mutlu olan dengeli ve ahlaklı mantığa dayalı fikirlerle tatmin olmuş bir ateist olabilirsiniz.
*Yaşayan dünyadaki tasarım yanılsaması bir tasarımcıyı işaret etmekten ziyade, çok daha büyük bir sistem ve müthiş incelikte Darwinci doğal seçilim ile açıklanabilir.
*Erkek yada kadın yerine yalnızca “erkek”, veya “insan” yerine “adam” ifadesini duyunca irkilen feministlerde olduğu gibi, herkesin “Katolik çocuk” yada “Müslüman çocuk gibi ifadeleri duyduğunda irkilmesini isterim.
*O Müslüman bir çocuk değildir, Müslüman bir ailenin çocuğudur. Çocuk Müslüman olup olmadığını anlayamayacak kadar küçüktür. Ayrıca Hristiyan çocuk diye de bir şey yoktur.
*Bir ateist olmak, özür dilenecek bir şey değildir. Bunun tam aksine, gurur duyulacak, insanın kendi ayakları üzerinde ufka karşı dik durması gibi her zaman sağlam bir fikir özgürlüğü ve sağlıklı işleyen bir zihni işaret eder. Kalplerinin derinliklerinde ateist olduğunu bilen ancak bunu ailelerine ve hatta bazı durumlarda kendilerine bile itiraf edemeyen çok kişi vardır. Bunun sebebi kısmwn de olsa,ateist kelimesinin ısrarla çok kötü ve korkutucu bir etiket haline getirilmiş olmasıdır.
*Darvincilik, insanlığım kaderini kendisinden daha büyük bir gücün kontrol ettiği yanılgısından kurtulmasının hikayesidir.
*Yanılgıdan bir kişi acı çekiyorsa, buna delilik denir. Yanılgıdan birçok insan acı çektiğinde ise buna Din denir. –Robert M. Pirsig.
İÇTEN İNANAN BİR İNANÇSIZ
*CARL SAGAN, MAVİ UÇUK BENEK; Nasıl oldu da hemen hemen hiçbir büyük din, bilimi mercek altına aldığında şu sonucu çıkaramadı; “ bu bizim düşündüğümüzden daha iyi. Kainat peygamberlerimizin söylediğinden çok daha büyük, geniş akılcı ve şık. “ Bunun yerine şöyle dediler, “hayır hayır hayır,benim tanrım küçük bir tanrıdır ve onun böyle kalmasını isterim.Kainatın görkemini modern bilimin ortaya çıkardığı şekliyle vurgulayan eski yada yeni bir din , derin saygı kaynakları kazanabilecek ve geleneksel dinlerin pençelerinden korkmayacaktır.
*Bir teist, ilk işi olan evreni yaratmasının yanında, hala ortalıklarda ilk yarattıklarının sonraki kaderini etkileyen ve gözleyen doğaüstü bir zekaya inanır. Tanrıya inanan birçok inanç sisteminde, Tanrı insani meselelerle çok yakından ilgilidir. Dua edenlere cevap verir; günahları affeder ya da cezalandırır; mucizeler yaratarak dünyaya müdahale eder; iyi ve kötü eylemlerimizin hesabını tutar ve bunları ne zaman yaptığımızı bilir ve hatta ne zaman yapmaya çalışacağımızı da bilir. Bir Deist de doğaüstü bir zekaya inanır ancak bu zekanın eylemleri öncelikle kainata hükmeden kanunları düzenlemekle sınırlıdır. Deist Tanrı asla daha sonra müdahale etmez ve insan meselelerine özel ilgi duymadığı kesindir. Panteistler, doğaüstü bir tanrıya hiç inanmazlar ancak Tanrı kelimesini Doğanın yada Kainatın yada işleyişe hükmeden kanunların doğaüstü olmayan eşanlamlısı olarak kullanırlar. Ancak, bu eşanlamlılık doğaüstücülüğü içermez. Deistlerin Tanrısı duacılara cevap vermez günahlarla veya günah çıkarmalarla ilgilenmez,düşüncelerimizi okumaz kaprisli mucizelerle müdahale etmez ve dolayısıyla deistler, teistlerden bu noktada ayrılır. Deistler ile pantesitler arasındaki fark ise, Deist Tanrının, panteistin evrenin kuralları için belirlediği mecazi yada şiirsel eşanlamı olmaktan ziyade, bir çeşit kozmik zeka olmasıdır. Panteizm, uyarılmış ateizmdir. Deizm,sulandırılmış teizmdir.
https://svetlena87.wordpress.com/


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder