ALINTILAR etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ALINTILAR etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Ağustos 2015 Perşembe

NIETZSCHE VE FELSEFESİNE DAİR NOTLARIM BÖLÜM II

DECADENCE ÜSLUP
Nietzsche bir sisteme inanmıyordu, her sistemden nefret ediyordu. Bu konuda ne kadar haklı olduğu ayrı bir mesele… Kaldı ki kendisi: “Bu düşünürün çürütülmek için hiç kimseye ihtiyacı yoktur: bunun için o kendisi yeter” diyordu. Hegel, Schelling, Fichte, Spinoza ve Thomas Von Aquin başarıyla felsefi birer sistem kurdular. Kant ve Platon için aynı şey iddia edilemez. Sokrates de bir felsefi sisteme itibar etmedi. Nietzsche’nin ise bu konuda kendine göre sebepleri vardı. Ona göre bir sistem ne olursa olsun öngörülere, şartlara uymak mecburiyetindeydi. Sistem düşünürü temel kabullerden hareket ederek, bir fikirler ağı örer ve sonra da bu ağı hakikat olarak kabul eder, kabul ettirmeye de çalışır.
Zamandan istifade ediniz, o pek çabuk geçer gider. Lakin intizam, size vakit kazanmasını öğretir. Onun için değerli dostum, ben size ilk önce mantık dersini tavsiye ederim. O zaman fikriniz güzelce terbiye edilir ve ona gem vurulur ki bundan sonra daha basiretli olarak, düşünceleriniz yolunu takip etsin ve öyle uluorta hayallere kapılarak, öteberiye sapıtmasın.
Sonra size günlerce, mesela yemek ve içmek gibi, bir hamlede ve serbestçe yaptığınız işlerde bile: Bir! İki! Üç! Demek icap ettiğini öğretecekler .Esasen fikir imalathanesi, bir dokuma şaheserine benzer: bir ayak basışı binlerce ipliği harekete getirir, iplikler göze görünmeden akar ve bir darbe binlerce ilmiği sıkıştırır.
İçeri giren filozof, size meselenin şöyle olması gerektiğini: birincinin böyle, ikincinin şöyle, bundan dolayı üçüncünün dördüncünün de öyle olduklarını ve eğer birinci ile ikinci olmasaydı, üçüncü ile dördüncünün hiçbir vakit olmayacağını ispat eder. Bunu her yerde bütün mektepliler takdir ettikleri halde, gene birer dokumacı olamamışlardır.

29 Temmuz 2015 Çarşamba

JOSE SARAMAGO'NUN KOPYALANMIŞ ADAMIN'DAN KAYDA DEĞER ALINTILAR

JOSE SARAMAGO'NUN KOPYALANMIŞ ADAMINDAN KAYDA DEĞER ALINTILAR
 
March 7, 2014
 
 
 
Bazen dünyanın içine düştüğü facianın bizim suçumuz olup olmadığını merak ediyorum dedi Tarih öğretmeni. Bizim mi, kimin, benim mi, sizin mi diye sordu Tertuliano Maximo Afanso.Bir sepet dolusu portakal düşünün, dedi öteki, bu portakallardan birinin, sepetin en dibindeki bir portakalın çürümeye başladığını düşünün,sonra diğer portakallarında birer birer birer çürüdüğünü düşünün, çürümenin nerde başladığını söylemek mümkün mü, işte benim kafamatakılan soru bu. Bu portakallar ülkeleri mi yoksa insanları mı temsil ediyorlardiye sordu Afanso. Ülkelerin içinde insanlar var, insansız ülke olmadığına göre çürüme kaçınılmaz olarak insanlardan başlıyor. Peki suçlu neden biz, yani sizve ben olacak mışız?Neticede birisi suçlu.Sanırım toplum unsurunu göz ardı ediyorsunuz.Toplum dediğiniz aziz dostum, tıpkı insanlık gibi bir soyutlamadan ibarettir .İnsanın üyesi olduğu orkestranın müziğiyle ve bu müziğin kendine düşen kısmını çalmayla tatmin olması sıklılkla düşülen bir hatadır, bu hataya müzisyen olmayanlar arasında daha da sık rastlanır.Bazı kişilerin sorumlluluk bilinci diğerlerine göre daha kuvvetlidir.Meselasiz ve ben bizler nispeten masum kişileriz enazından kötünün iyisiyiz. Ah şu vicadanım rahat lafları yok mu...Vicadanım rahat diye söylediğim gerçek olamaktan çıkacak değil ya. Evrendeki tüm insanları aklamanın en iyi yolu herkes suçlu olduğuna göre kimsenin suçlu olmadığı sonucuna varmaktır .Belki de bu konuda elimizden hiçbir şey gelmez belki de bunlar dünyanın olağan sorunlarıdır dedi Afanso.Tarih öğretmeni altta kalmak istemedi. Dünyanın sorunları zaten insanlar tarafından yaratılır dedi ve başka birşey söylemeden kendisini bu konuşmaya yönelten iç sıkıcı gazete haberlerine ve gazetesine döndü.
JOSE SARAMAGO- KOPYALANMIŞ ADAM